MANEVİ MENKIBELER – 32

Üçer hurma…

Peygamber Efendimiz bir gün sahabesiyle yolda gidiyorlar. Giderlerken sahabe acıkıyor. Karşıda bir hurmalık görüyor Hazreti Muhammed. Kalkıyor o hurma bahçesine gidiyor. Selam veriyor bahçe sahibine. Bahçe sahibi Musevi. Hazreti Muhammed, bahçe sahibine dönüp diyor, “Ben bu bahçeyi sulamak istiyorum. Karşılığında bizlere üçer hurma verir misin?”

Bahçe sahibi, “Benim kuyumda su yoktur ki, sen bu bahçeyi sulayasın” diyor, “belki çok dibinde biraz su vardır.”

Hazreti Muhammed, “Bir göreyim kuyuyu” diyor.

“Buyrun” diyor, “görün.”

Hazreti Muhammed indiriyor kovayı kuyuya. Birdenbire kova doluyor. Başlıyor bahçeyi sulamaya. O suladıkça kuyuda su çoğalıyor.

Musevi bahçe sahibi bakıyor, hayret içinde kalıyor. Hazreti Muhammed bütün bahçeyi suluyor. Kuyu neredeyse tamamen suyla doluyor.

Bahçe sahibi bırak üçer hurma vermeyi, soruyor, “Sen kimsin? Bu kuyuda hiç su yoktu..”

“Ben” diyor Resulallah, “Abdülmuttalib’in torunu Muhammed’im. Bunlar da benim sahabemdir.”

Bahçe sahibi hemen kalkıyor Hazreti Muhammed’e iman ediyor ve istedikleri kadar hurma veriyor.

Bakın demiyor, “Bana Allah rızası için üç tane hurma verin.” “Ben bir hizmet yapmak istiyorum” diyor. Ve yaptı, kendisi yaptı hizmeti…