
“İnsan çoktur, fakat insanlığını tanıyan pek azdır.”
Hazreti Ali Efendimiz çok doğru bir söz söylüyor. Bu dünya üzerinde yedi buçuk milyar insan var, fakat bunların arasında, insanın kimliğini bilen, kimliğine ermiş olan pek azdır.
İnsanlığa eren kişi Allah’a ermiştir, Hakk’ın kendisidir. İnsanlığa ermeyen kişi de ya yoldadır ya da Hakk’a tamamen arka çevirmiştir, dünya nimetlerine dalmıştır. Bu insanlar gece gündüz daha fazla mal mülk elde etmek için çalışır didinirler, düşünceleri hep dünyaya yöneliktir. Ama o gün geldiğinde onun nefesi toprağa gider, ayak altı olur, çiğnenir.
Yeryüzünde en mukaddes varlık insandır. Bütün varlıklar insanla dile geliyor, Yaratıcı insanla dile geliyor. İnsandan daha büyük alim daha büyük bir varlık yok yeryüzünde. Düşünecek olsanız o Yaratıcı insandan işliyor; füzeler yapıyor, uçaklar yapıyor, bir bakıyorsun Ay’a gidiyor. Bugün Mars’a da gidiyorlar, ışık hızını da buldular. Çok yakında bütün gezegenleri de gezecekler. Ama görecekler ki her yer boş, bulamayacaklar Allah’ı. Çünkü Allah’ın merkezi dünyadır, buradadır O. Ama gezdiriyor seni, git ara bul bakalım, neredeyim Ben, diyor…
Hüdavendigar Mevlana buyurur: “Kur’an, ölülere değil dirilere gelmiştir.” Ve yine Hüdavendigar Mevlana Yasin suresinde çok derin bir keşifte bulunmuştur, şöyle der: “Bir gün gelecek Ademoğlu Ay’a çıkacak Ay’dan dünyaya menzil kuracak.” Ve çıktılar da… ama maalesef Kur’an’ı hala ölüye okuyoruz. Kur’an’ın derin manalarına inenler ondan çok güzel faydalandılar, çok güzel keşifler yaptılar, fakat Kur’an’ın dış yüzüne bakanlar gerilerde kaldılar.
Bizler burada sizlerin hep gözlerinizi açmaya daha da uyanık olmanıza çalışıyoruz. Gözlerinizi açın ki daha iyi görün, kulaklarınızı açın ki daha güzel işitin. Çünkü biz Güneş’in evlatlarıyız ve hepinizin birer Güneş olmanızı isteriz.
Bakın bir damla nur var göz bebeğimizde, o siyah göz bebeği, ne kadar uzaklara ışık veriyor. Düşünmemiz lazım Yaratıcının her zerresi ışık, Ondan bir şey gizlenemiyor. İşte Hüdavendigar Mevlana bir evladına buyuruyor: “Evladım, benim sözlerime kulak ver ve beni iyi dinle.” “Buyrun Efendi Hazretleri…” “Çalış her zerren göz olsun.” “Neden?” “O zaman senden hiçbir şey gizlenemez, her şeyi görürsün… Çalış her zerren kulak olsun.” “Neden?” “Çünkü herkesi duyarsın, kimse senden sırrını saklayamaz.”
Bakın Hüdavendigar Mevlana, evlatlarını ne kadar yüce görmek istiyor.
Allah insan dışında değildir, her zerremiz Allah’la diridir. En büyük örneğimiz Hazreti Muhammed’dir, Hazreti Ali’dir. Onlardan sonra Hüdavendigar Mevlana ve Piran Efendilerimiz gelir. Onları örnek alalım ki, bizler de güzel birer insan olalım, kimliğimize erelim, huzur içinde yaşayalım.