🌹“Cenâb-ı Hakk her kibir edeni hakîr ve rezîl eder.”
Hazreti Ali
Hazreti Ali Efendimizin bu sözü çok doğrudur. Neuzûbillah, ne olursan ol, ister Şeyh Efendi ol, ister Âlim Efendi ol, ister Hâtib Efendi ol, biraz benliğe kapıldın mı sen bütün hakîkatlerden mahrum olursun, anında rezîl olursun.
İşte Cenâb-ı Mevlâna şöyle buyurur: “Ne kadar tevazûda durursan o kadar Hakk senden işler. Ne kadar benliğe tutulursan Hakk senden uzak olur; Firavun’un kendisi olursun, toplumda lânete uğrarsın.”
Benlik işte bu kadara kadar insanı küçük düşürür. Toplumda “Ben… Ben” diye konuşan çok kişi var. Fakat aslında biz kimiz ki?.. Tasavvufta, “Bunu ben yaptım, şunu ben yaptım” demezler, dâima karşısındakine ben diyeceği yerde “Nazarım” diye hitâb eder; sen diyeceği yerde de “Nazarın” diye hitâb eder. Peki neden böyle hitâb ediyorlar?.. Çünkü hepimiz Allah’ın nazarlarıyız, O bizi nazar etmiş getirmiş bu âleme. Bakın ne kadar kibarca konuşmuşlar. “Ben- Sen” kelâmı hiç ağızlarında yok, dâima nazarım ve nazarın diye hitâb ediyorlar.
Kendini bilen, kemâlata ermiş insanın lisanı Allah’ın lîsanıdır. Kalbi onun muhabbeti ile doludur. Kin, haset, gurur ve kibirden uzaktır. Zîrâ bunlar nefsanî huylardır. Kendi benliğinden çıkmıştır. O, artık kendi benliğinde yaşamaz, ondan varlığını gösteren gönül verdiği yerdir. Bütün yaratılmışları Allah’ın yansıması olarak seyreder ve hepsini Sevgili’sinin ailesi olarak görür ve sever.
Allah yolunda zerre kadar benlik, gurur yoktur. Mürşid de, yolcu da hep Allah’ın ikrâmı ile yaşar, konuşur, susar.
Bütün dava, Hazreti Muhammed Efendimizi, Hazreti Ali’yi, Ehlibeyt Efendilerimizi, Pîrimiz Hüdâvendigâr Mevlâna’yı, diğer Pîrân Efendilerimizi ve bütün Evliyâullah’ı tanıyarak, onlar gibi olmaya çalışmaktır. Ayrım gözetmeden insanlık âlemine hizmet etmek, Allah’tan söz etmektir.
Ne güzel buyuruyor Hüdâvendigâr Mevlâna… “Mutlu olmak, mânen yükselmek istiyorsan, gönüller almaya, gurur ve kibiri bırakmaya bak! Kazandığın gönüllerin yardımı seninle beraber olursa, kalbinden hikmet kaynakları fışkırır, akar. Dilinden sel gibi âb-ı hayat akar; nefesin, Hazreti İsa’nın nefesi gibi, hastalıklara devâ olur!..”
(Hazreti Ali’nin 100 Öğüdü)
Kâinatın nûru Hazreti Muhammed Efendimizin, Ehlibeyt Efendilerimizin, yüce Pîrimiz Hüdâvendigâr Mevlâna’mızın, Pîrân Efendilerimizin selâmları, feyizleri ve güzel keremleri, bizleri sevenlerin ve bizleri izleyenlerin üzerine olsun. Allah, sizleri hep güzel günlerde yaşatsın. Sevgiler, Allah’a emânet olun. Huu…