“Birisi hakkında söylenen sözleri muhakeme ediniz. İşittikleriniz o kişiye yakışmıyorsa, o sözün doğruluğuna inanmayınız.”
Hazreti Ali Efendimizin bu sözü çok yerindedir. Şimdi kalkarsın herkese yardım edersin, sonra biri kalkar der, benim tarafımı tut, öbürü der bana yardım et. Ama sen doğru bildiğini yaparsın. Ama karşı tarafın istedikleri olmadı mı onun ağzından beklemediğim kötü sözler duyarsın, hatta iftiralara da maruz kalırsın.
Şimdi, Hazreti Ali Efendimiz, bu iftiraları duyan, işiten kişilere sesleniyor: Böyle sözleri duyduğunuz zaman, bu sözleri muhakeme ediniz. Bu sözlerin aslı var mıdır, yok mudur?.. Birdenbire tek tarafı dinlemeyin. Eğer tek tarafı dinlerseniz siz de onlardan aşağı değilsiniz demektir, demek istiyor.
Aklı selim bir kişi bu gibi konuşmaları, iftiraları dinlemez, bu iftiralı konuşmaları ancak aynı cinsten olanlar dinler, hiç düşünmeden taşınmadan onlar da katılır iftira atanlara.
Sonra muhakeme karşılıklı olur. İftira atanla, iftira atılan kişiyi alırsın karşına ikisini de dinlersin, bu böyle diyor bunun aslı var mıdır, diye sorarsın. O zaman kimin doğru kimin yanlış olduğunu anlarsın. Muhakeme böyle yapılır, peşin hüküm vermek doğru değildir.
Hazreti Süleyman’a bir sivrisinek rüzgarı şikayet ediyor. Süleyman ona, “Rüzgar gelmeden ben seni dinlemem” diyor, “Bu akşam parmağımda misafir kal, yarın olunca rüzgara söyleriz o da gelir mahkemenizi yaparız” diyor. Sivrisinek o gece Süleyman’ın parmağında konaklıyor. Şafak doğunca Hazreti Süleyman uyanıyor, rüzgara sesleniyor,” Ey İsrafil yetiş, senin hakkında şikayet var.” Rüzgar başlıyor esmeye fakat eserken sivrisineği de Süleyman’ın parmağından uçurup düşürüyor. Süleyman sivrisineğe dönüp, “Dur” diyor, “Nereye kaçıyorsun? Bak hasmın geldi.” Sivrisinek, “Onun bulunduğu yerde ben duramam” diye cevap veriyor. Süleyman, “Hee” diyor, “Demek ki sen durduğun yerde etrafına zarar veriyorsun, iğneni sokuyorsun, rüzgar da seni olduğun yerden uçuruyor, izin vermiyor iğneni batırasın.” Yani sivrisineği tek başına dinlemiyor, bekliyor ki hasmı gelsin. Meğerse sivrisineğin şikayeti, o nereye konarsa, rüzgar onu oradan uçurup kaçırıyormuş, bundan şikayet ediyormuş. Süleyman’a gelmiş ki, rüzgara desin onu uçurmasın, o da rahatça istediğini yapsın.
Yani Hazreti Ali Efendimizin söylediği sözler çok yerindedir. Biri bir şey söyler ama, körü körüne dinlemezsin, muhakeme edersin. Ben bu kişiden bugüne kadar böyle bir şey duymadım, bir şey de görmedim, senin bu sözlerine nasıl güveneyim de kabul edeyim dersin ve doğru olan neyse onu yaparsın. Aklı selim bir insana yakışan da budur.