AŞK VE İMAN – 13

Hazreti Mevlâna, bir rubâisinde, aşkın, Peygamberimizin yolu olduğunu buyurur. Hatta bizlerin de aşkın çocukları olduğumuz haberini verir ve der ki:

“Peygamberimizin yolu aşktır; aşk oğullarıyız biz, anamız aşktır.”

Sevginin ve aşkın ne kadar önemli olduğu, Fihî Mâ-Fîh’de şöyle ifade edilir:

“Nerede olursan ol, ne hâlde bulunursan bulun, sevmeye, aşık olmaya çalış.”

Âriflerin Menkîbeleri’nde, sevginin artması için Tanrı erinin yakınında olmanın gerekli olduğu, şu olayla nakledilir:

“Bir gün Mevlâna Hazretlerinin yanında birinden: Falan kişi, canım ve gönlüm hizmettedir, diyor diye bahsettiler. Mevlâna: Sus, insanlar arasında söylenen bu yalan, miras kalmıştır. O, erlerin hizmetinde olan öyle gönül ve canı nerede buldu? dedi ve mübarek yüzünü Çelebi Hüsâmeddin’e çevirerek: Allah Allah! Tanrı velîleri ile diz dize oturmak lâzımdır. Çünkü o yakınlığın büyük tesirleri vardır, buyurdu.”

Hazreti Mevlâna, sevginin yakınlıkla doğacağını söyleyerek, hiçbir zaman uzakta olmamızı istemez, ayrılık ve uzaklığı bir zehire benzetir.

Âriflerin Menkîbeleri’nde bununla ilgili şöyle söyler:

“Onu görmekte senin ruhun, onun ruhu ile birleşir. Ayrılığı niçin denemeye kalkıyorsun. Bir insan, zehiri nasıl denemeye kalkar. Sen temiz de olsan pis de, ondan uzak bulunma. Çünkü temizlik, yakınlıktan artar.”

Mektûbat adlı eserinde Hazreti Mevlâna, aşık olmayan kişiler için şunları söyler:

“Sen aşık olmadıysan, sevgi nedir bilmiyorsan; yürü git, ot otla; eşeksin sen.”

Aşkla beslediği müridleri için ise Âriflerin Menkîbeleri’nde şöyle söylediği nakledilir:

“Aşkla beslediğim her mürid feleğin okundan kurtulur.”

Rubâi:

“Aşk, misk gibi kokar; onun için gizli kalmaz, belli olur! 

Aşk, ağaç gibidir; aşıklar da, ağacın gölgeleridir! Gölge gerçi ağaçtan uzak düşse de, yine orada kalmak gerektir!”

00

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.