MERAM’DAN SİLİVRİKAPI MEVLANA KÜLTÜR MERKEZİ’NE… (156)

Bir müridin manevi derecesi mürşidine olan inancının derecesi kadar mıdır?

Evet, çok doğru. Biz isteriz ki, hepsinin derecesi aynı olsun. Ama çalışmadan olmaz, müridin kendisini tamamen vermesi lazım, istemesi lazım. Sadece bizim vergilerimizle olmaz.

“Bana bir adım gelene ben on adım giderim, bana yürüyerek gelene ben koşarak gelirim.” (Hadis-i Şerif)

Bizler insanlık tohumunu ekiyoruz, ama müridin de o tohuma bakması, büyütmesi lazım. Eğer çalışılırsa, gün gelir o tohumdan yine bir suret doğar. Hayat nefesledir, hiçbir şeyi boşvermemek gerek. İnsana boşverme yoktur, daima çalışmak vardır.

“Gerçek şu ki: İman edip iyi işler yapanlara gelince, elbette biz iyi iş yapanların ecrini zayi etmeyiz.” (Kehf, 30)

Hazreti Peygamber Efendimizin, selam olsun üzerine, bir ismi de Muhammed Cabbar’dır.

Cenab-ı Pirimizden bir örnek verelim: Hazreti Mevlana’yı bir gün misafirliğe davet etmişler, o da icabet etmiş ve gitmiş. Fakat muhabbet uzamış, ev sahibi Mevlana’yı bırakmak istememiş ve kalmasını istemiş. Hazreti Mevlana da kalmış. Evsahibi, Mevlana’ya yatak hazırlamış ve O’nu buyur etmiş. Hazreti Mevlana, teşekkür etmiş ve ev sahibine artık istirahate çekilebileceğini söylemiş. Fakat ev sahibi Mevlana yatmadan istirahete çekilmek istememiş ve bir kenara çekilerek Mevlana’yı izlemeye koyulmuş. Hazreti Mevlana, birkaç rekat nafile namazı kılmış ve tefekküre oturmuş, sabaha kadar da başını yastığa koymamış. İyi ama… Evsahibi bitkin ve yorgun bir halde, Mevlana ise zinde bir halde, yorgunluktan bir eser yok. Evsahibi, Mevlana’yı öyle görünce sormuş: “Ya Mevlana, hiç dinlenmeye çekilmediniz, neden?” Hazreti Mevlana, ona şu cevabı vermiş: “Efendi, kainat uykuda, eğer ben de uyursam bu cihanın hali nice olur…”

“Allah, kendisinden başka hiçbir ilah olmayandır. Diridir, kayyumdur. Onu ne bir uyuklama tutabilir, ne de bir uyku. Göklerdeki herşey, yerdeki herşey O’nundur. İzni olmaksızın O’nun katında şefaatte bulunacak kimdir? O, kullarının yaptıklarını ve yapacaklarını bilir. Onlar, O’nun ilminden, kendisinin dilediği kadarından başka bir şey kavrayamazlar. O’nun kürsüsü bütün gökleri ve yeri kaplayıp kuşatmıştır. Gökleri ve yeri koruyup gözetmek O’na güç gelmez. O yücedir, büyüktür.” (Bakara, 255)

İşte bunların hepsi manevi birer mesajdır bizlere. Ama hiç çalışmadan ilerlemek isteniyor, olmaz. İnsanın önünde sayısız perdeler vardır, çalışmadan o perdeler kalkmaz. Bütün nefsani arzular giderilmiş, o arzular arasında Allah’ı görmek isteniyor. O’nu görmek, bu şekil olacak şey değildir.

Bakın Mevlana’mız bir kasidesinde bizlere, miskince bir yerde oturup kalmamayı, çalışıp çabalamayı, çalışkan olmayı, şu beyitleriyle tavsiye ediyor ve diyor ki:

“Eğer ağaç hareket etseydi, yani bir yerden başka bir yere gidebilseydi, ne testere eziyetini çeker, ne de çeşitli işlerde, çeşitli yerlerde kesilir, biçilir, cefalar çeker, yaralanır, berelenirdi.

Eğer güneş ve ay, dönüp durmasalardı, sağır kayalar gibi oldukları yerde durabilselerdi, ne güneş ışıklar saçarak dünyayı aydınlatır, ne de ay ışığı geceleri hoş bir şekilde nurlar saçardı.

Fırat, Dicle ve Ceyhun nehirleri akıp durmasalardı; deniz gibi bir yerde takılıp hareketsiz kalsalardı, kokarlar ve acırlardı.

Deniz suyu yolculuğa çıktı. Önce buhar halinde havaya yükseldi, orada bulut oldu. Acılıktan kurtuldu, helvaya döndü.

Bak da gör, Yusuf (a.s.) babasının kucağından ayrıldı. Yolculuğa çıktı. Ta Mısır’a kadar gitti de orada eşsiz bir makama ulaştı.

Şunu da gör ki: Ahmed (s.a.v.) Mekke’yi bıraktı, Medine’ye hicret etti; sonra ordu çekti, gelip Mekke’yi zabtetti.

Hazreti Muhammed mi’rac gecesi Burak’a bindi, yola çıktı. Hakk’a manen yaklaştı, yakınlaştı, aralarında iki yay kadar bir yakınlık kaldı, hatta daha da yakına vardı, makamını buldu.

Usanmasaydın, bıkmasaydın dünyadaki misafirleri, yola düşmüş yolculuğa çıkmış erleri birer birer, ikişer ikişer, üçer üçer sayardım.

Birazını gösterdim, birkaçını saydım. Geri kalanını sen bil, sen öğren. Kendi huyundan, Hakk’ın huyuna ulaş!..”

 

00

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.