Hazreti Mevlana, bütün dünyada “Aşk Peygamberi” olarak tanınıyor. Hazreti Mevlana’ya niçin aşk peygamberliği verilmiş?
Hazreti Muhammed hep Cebrail (as) ile yola çıktı. Rabb’ini görmek için vakit geldiği zaman Hazreti Muhammed’e eşlik edecek, Allah’a götürecek Refref geldi.
Refreften maksat aşktır. Hazreti Muhammed refref ile Hakk’a kavuştu.
Hazreti Mevlana, “Aşk Peygamberi”dir. Çünkü “Sevgisiz ve aşksız geçen ömrü, ömür sayma” dedi. Hazreti Mevlana bunu söylerken, mecazı buraya sokmaz. Çünkü mecazlarda çile, şüphe, hüzün, ayrılık var. Mecaz dediğimiz geçici aşk, Hazreti Mevlana’nın söylediği o güzel aşka gelmek için köprüdür. Ömrün sonuna kadar güzellik, gençlik, sıhhat kalmıyor. Kısa zamanda bunlar kayboluyor. O güzel kelamlar küfre, iticiliğe düşüyor. Yolcu hayatından bezip, Rabbine yüz tutuyor. Bu dünyada ne görüyorsanız, güneşin, ayın, yıldızların hiçbir zaman suçu yoktur. O kurulduğundan beri bizlere dervişlik yapar. Bizi üzenler insanlıktan nasip almayan kişilerdir. İnsanı ayakta tutan da kendini bilen, sevgisinde, saygısında kusur etmeyen insandır.
Cenab-ı Mevlana, “İnsan insanın cennetidir, insan insanın cehennemidir” der. Ne çıkarsa yine bizlerden çıkar. Kiş, maneviyata yol alır, maneviyatta hakikatleri görür, yavaş yavaş kişiliğini bulur, bütün bu güzellikleri Allah’tan bilir, Allah’ı her şeyin üstünde bir güzel kabul ederse, rahat eder. Aksi halde hep sıkıntılarda, hüzünlerde, korkularda yaşar.
Hazreti Mevlana, “İnsanı Rabbine en kısa yoldan ulaştıracak vasıta aşktır. Aşk, akıllıyı deli eder, deliyi akıllı eder” der.
Yine Mevlana der ki: “Anam aşk, babam aşk, Allah’ım aşk, Peygamberim aşk, ben de bir aşk çocuğuyum; bu aleme aşkı, sevgiyi söylemeye geldim.”
Hazreti Muhammed, insanları pişirmek için akılla yola çıktı. Cebrail (as) akıldır. Dünya ömrü biteceği zaman aşkı ortaya çıkardı. Hazreti Muhammed, Hakk’a yürüyeceği zaman acaba bu topluma bir şeyler verebildim mi? diye gözyaşı döktü ve ümmetini istedi, ümmeti bağışlanmadan da yola çıkmadı. Hazreti Mevlana ise gülerek gitti. Çünkü Peygamber zamanındaki cehalet olmadığı için Hazreti Muhammed’in büyüklüğünü, güzelliğini anlatmak için yarıştı ve gidiş gecesine Şeb-i Arus -kına gecem, düğün gecem, sevgiliyle buluşma gecem- dedi. Bu ömürde yaşadığımız her şey geçicidir. İnsanlara bir şeyler verir, bir gönülde yer alarak insan toplumu ile yaşayabilirsen, işte sen de baki olursun.