Cenab-ı Allah, Bakara suresinde şöyle buyuruyor: “İnna lillahi ve inna ileyhi raciun – Allah’tan geldik ve Allah’a gidiyoruz.” Bu ayetin manasını açıklar mısınız?
Size şöyle bir örnek vereyim: Sultan’ül-Ulema Hazretleri, Belh şehrinde, Cuma namazını eda edip, okuduğu son hutbesinden sonra cemaatiyle helalleşti. Cemaat Sultan’ül-Ulema’nın şehirden ayrılacağını anladılar ve çok üzüldüler. Aralarından biri Sultan’ül-Ulema’ya dönüp: “Bizi bırakıp nereye gidiyorsunuz?” diye sorunca, Sultan’ül-Ulema Hazretleri cemaatine dönerek, onlara şu cevabı verdi: “Allah’tan geldik, Allah’a gidiyoruz; Adem’den geldik, Adem’e gidiyoruz.”
Adem’den maksat, insandır. Hepimiz Adem’in evlatlarıyız.
Hazreti Mevlana, selam olsun üzerine, insana çok önem vermiştir; hatta insanı Tanrı sıfatına koymuştur.
Bir gün Hazreti Mevlana’ya sordular: “Allah ne kadar büyüktür?” Cenab-ı Mevlana cevap verdi: “Allah, Adem’in boyu kadar büyüktür!” Herkes şaşkınlık içerisinde, “Aman ya Mevlana, sen Adem’in Hakk olduğunu mu söylüyorsun?” diye sorduklarında ise, Mevlana buyurdu, dedi ki: “Evet, Adem’in Hakk olduğunu söylüyorum. Çünkü Adem olmasaydı, Allah bilinmeyecekti, Allah’ın güzellikleri de dile gelemeyecekti.”
Neden böyle söyledi? Çünkü bütün varlıkları yaratan Tanrı, insanı yaratmadan önce hiçbir varlıktan dile gelemedi. İnsan dışında hiçbir varlık Allah’ı dile getiremedi. Allah, en son insanı yarattı ve insanda kendini yarattı. İnsan gözüyle yarattığı eserleri seyretti, insan diliyle eserlerini isimlendirdi ve kendi ismini de yine insandan aldı. Kendi büyüklüğünü, güzelliklerini insanla söyledi.
“Ve Allah, Adem’e isimlerin hepsini öğretti.” (Bakara, 31)
Bu alemde insanın meyli nereye ise, gidişi orayadır. Hakk’ı temsil edersen gam yeme, dünya durdukça bakisin.
Hazreti Muhammed, Hazreti Mevlana ve diğer Piran, hepsi sevenlerine gittiler. Onlar kendilerini insanlara kazandırmak için çalıştılar ve ölüm onlardan uzaklaştı.
Fakat insan, aklını kullanmayıp, ömrünü boşa geçirirse, sonunda gideceği yer, boşluktur.
“Doğrusu bundan önce Adem’e bir emir verdik, ama o unuttu ve biz onda bir azim de bulamadık.” (Ta Ha, 115)
Allah’ı kendinde bulan insandan daha mukaddes bir varlık yoktur. O, herşeyin, hatta meleklerin bile üstündedir.
“Hüzünlenmeyin, eğer gerçekten iman etmiş kimseler iseniz üstün olan sizlersiniz.” (Al-i İmran, 139)